Plajdaki Röntgenci Genç! (Ecemsu 30 Y., Hannover / Almanya)
Selamlar, ben Almanya’dan Ecemsu, 30 yaşındayım. Kocam 36 yaşında, 6 senelik evliyiz. Ben ana okulu öğretmeniyim, kocam ise kuaför. Kocamla izinlerimiz denk gelirse hemen hemen her sene tatil için Türkiye’ye (bazen Muğla tarafına, bazen Antalya tarafına) gideriz. Bu sene kocamın isteği üzerine İtalya’da bir sahil kasabasına gitmeye karar verdik…
Kaldığımız otelde genelde yerli halk, kısmen de bizim gibi Almanya’dan gelme turistler vardı. Yabancı bir ülkede olmak bizi psikolojik olarak rahatlatmış, bana ve kocama daha bir güven gelmişti. Türkiye’de hayatta yapamayacacağım bir şeyi yapıp, burada Topless (göğüslerim açık) güneşlenebiliyordum. Kocamla daha ilk günde, gerek otelin havuzunda, gerekse sahil kenarına inip, göğüslerim açık denizde cilveleşiyor, oyunlar oynuyorduk. Kimsenin aldırmayışı bizim daha da serbest davranmamıza imkan tanıyordu. Tabii tek tük de olsa, bazen abazan gözler üzerimde olabiliyordu. Ama kocam yanımda olduğundan fazla da umursamıyor, rahat davranıyor, kocamla cilveleşmeye devam ediyordum….
Tatilimizin ikinci gününde, öğlen üzeri deniz kıyısında tenha bir yerde gezerken, yine göğüslerim açıktı ve altımda Tanga benzeri ipli bir bikini vardı. Kocamın üzerinde ise sadece şortu vardı. Denize girdik, suyun içinde şakalaşıp birbirimize su atarken, suyun içinde kocamın sikini tuttum. Tutmamla beraber hemen siki şahlandı. Elimi şortunun içine sokup sikini okşamaya başladım. Kocam biraz çevreye bakındıktan sonra o da suyun altından elini bikinimin içine sokup, amımı okşamaya, bir yandan da açıkta olan mememin birini yalamaya başladı. Kocamın dudakları kah sağ mememde, kah sol mememde geziniyor, meme uçlarımı öpüyor, bazen de ısırıyordu. Hatta bir ısırışında canım çok yandı, ama müthiş zevke gelmiştim. Kocamın amımı okşaması, parmaklarının amımın içinde gidip gelmesi hızlanmıştı. Zevkten dudaklarımı ısırıyordum, Orgazm olmak, boşalmak üzereydim. Kocam da aynı durumdaydı. İkimiz de suyun içine ellerimizi daha hızlandırarak aynı anda boşaldık. Rahatlamıştık.
Çevreye bakarken, plajın arka kısımlarındadaki otların arasından bizi gözetleyen 25 yaşlarında bir genç gördüm. Kocam genci görmemişti, ben de nedense kocama söylemedim röntgenlendiğimizi. Genç halen arada sırada bize bakıyordu. Kocamla denizden çıkıp, plajda tenha bir yerde kurulandık ve kendimizi güneşlenmeye bıraktık. Ben güneş yağını çıkardım, “Sana da süreyim kocacığım, ya değilse yanacaksın!” dedim. Kocam herzamanki inatçılığı ile, “Bana birşey olmaz!” diyerek istemedi. Ben göğüslerime güneş yağı sürerken, biryandan da kocama çaktırmadan arada sırada gence bakıyordum, evet halen gözü bizdeydi…
Bana ne olduysa artık, birden azmıştım yine. Elimi kocamın şortundan içeri sokup sikini okşamaya başladım. Kocam kafasını kaldırıp çevreyi kontrol etti, baktı kimse ilgilenmiyor, şortunu çıkarıp yeniden yattı. Oysaki genç halen bizi gözetliyordu. Ben de o gence nispet yaparcasına kocamın sikini ağzıma aldım yalamaya başladım. Yan gözle de o gence bakıyorum, bizi dikizliyor mu diye. Genç şortundan sikini çıkarmış, sanki pørnø seyreder gibi bizi izleyerek sikini okşuyordu. Otlardan dolayı sikinin boyutları tam olarak seçilmiyordu, fakat görebildiğim kadarıyla kocamın sikinden biraz daha uzun ve kalındı…
Kocamın siki ağzımda iyice büyüyünce, hemen bir hamlede bikinimin altını yana çekip, kocamın üstüne çıktım, sikini amıma aldım. Kocamın siki üstünde zıplarken çıldırmış gibiydim. Zevkten uçmuş bir halde zıplarken biryandan da gence bakıyordum. Gencin de el hareketleri hızlanmıştı, sanırım boşalmaya yaklaşmıştı. Birinin bana bakarak 31 çekmesi beni acaip azdırmıştı. Kocamın siki üstünde zıplarken biryandan da göğüslerimi avuçluyordum…
Sonunda ben Orgazm olduğumda, kocam da daha fazla dayanamadı ve içime boşaldı. Sıcacık dölleri amımı doldurmuş, bir kısmı da dışarı taşmıştı. O anda gözüm gence takıldı, o da bizim gibi boşalmış, yüzü gülüyordu. Amımdan akan döllerden elimle biraz alarak dudağıma götürdüm ve kocama çaktırmadan gence elimdeki dölü göstererek bir öpücük yolladım. Genç de gülerek sikinde kalmış son damla dölü parmağıyla alıp bana gösterdi ve bir öpücük yolladı…
Kocamla yeniden denize girip temizlendik. Denizden çıktığımızda genç ortadan kaybolmuştu. Akşama kadar güneşlenip otele döndük. Ama aklım o gençte kalmıştı. Akşam yemeğinden sonra odamıza çıktık, erkenden yattık, uyuduk…
Ertesi gün kalktığımızda kocam kendini iyi hissetmiyordu. Otelin doktorunu çağırdım, muayene etti. Kocamı güneş çarpmış. Birkaç tane ilaç verdi, 3-4 gün güneşe çıkmaması gerektiğini söyleyip gitti. Kocama her nekadar, “Ben sana bakarım, iyileşene kadar yanından ayrılmam!” desem de, “Benim yüzümden sen de denizden, güneşten mahrum kalma! Havuza gir, plaja git, denize gir, güneşlen, tatilin tadını çıkar!” diye ısrar etti. Ben yine de kocamın yanında kaldım. Öğlen olduğunda yemeği odaya istedim. Yemekten sonra kocam, “Hayatım üzülüyorum sana, benim yüzümden odaya kapanıp kalma!” diye ısrar edince, “Peki, biraz denize girer, güneşlenir gelirim!” deyip, hazırlandım ve çıktım.
Plaja indim. Yürürken ayaklarım beni yine dün kocamla sikiştiğimiz o tenha yere götürdü. Aynı yere havluyu serip, bikinimin üstünü çıkardım. Gözlerim dünkü genci arıyordu, ama görünürlerde yoktu. Kocamın durumunu unutmuş, gencin olmayışına üzülmüş gibiydim. Denize girip biraz yüzdüm. Suyun içinde biraz serinleyip tekrar çıktım. Kurulanıp, göğüslerime, kollarıma ve bacaklarıma güneş yağı sürdüm. Elimin yettiği yere kadar sırtıma da sürerken, o genci farkettim ve müthiş heyecanlandım. Yine otların arasında sikini şortundan çıkarmış, bana bakarak sıvazlıyordu…
İlkin ne yapacağımı bilemesem de, sonra şeytan dürttü, genci biraz azdırmak istedim. Elimdeki güneş yağı şişesini gence gösterip, el işareti ile sırtıma sürmesini istediğimi anlatmaya çalıştım. Genç sıvazladığı sikini şortuna sokup, etrafa bakına bakına yanıma geldi. Önümde dikildiğinde kalkık siki şortunu delecekmiş gibi duruyordu. Bana İtalyanca birşeyler söyledi. Ama ben malesef (Günaydın, Teşekkür ederim, Afiyet olsun, Evet, Hayır gibi çok bilinen sözcükler dışında) İtalyanca bilmiyordum. Ona Almanca bilip bimediğini sordum, ama o da Almanca bilmiyormuş. İster istemez gülüştük. Tarzanca, el kol hareketleriyle ismini sordum. İsmi Alberto imiş.
Alberto’ya güneş yağını verdim ve havluya yüzüstü uzandım. Omuzbaşlarımdan ve ensemden başladı yağlamaya. Sırtımı ve belimi de yağladıktan sonra İtalyanca birşey söyleyip, “Si Sinyora?” diye sordu. Herhalde ‘Bu kadar yeterli mi?’ diye soruyordu. “Si, Grazie!” diyerek teşekkür etmemle birlikte bikini altımın yanlardaki bağcıklarını çözüp açtı ve popomu yağlamaya başladı. Önce itiraz etmeyi düşündüm, ama Alberto’nun eli götümün yanakları arasında gezinmeye başlayınca içim bir tuhaf oldu ve sesimi çıkarmadım…
Parmakları bazen amımın dudakları ve göt deliğimin etrafında dolanıyordu. O anda okadar azmıştım ki, parmaklarını deliklerime sokmasını bekler olmuştum. Daha rahat olması için bikinimin altını komple çekip çıkardım ve bacaklarımı biraz aralayıp popomu yükselttim. Alberto, “Bellissimo! Bellissimo!” diyerek birden götümün yanaklarını ayırıp yüzünü gömdü. Amımın dudaklarını ve götümün deliğini yalamaya başladığında bende filim koptu. Aldığım zevkle yüksek sesle inliyordum. Çok geçmeden ben ilk Orgazmımı oldum.
Hemen doğrulup Alberto’nun şortunu indirdim, sikine yumuldum. Deli gibi yalıyordum sünnetsiz sikini. Tahmin ettiğim gibi kocamınkinden uzun ve kalın bir siki vardı. Biraz daha yalayıp, sırtüstü yattım, bacaklarımı ayırdım, artık o siki yemenin zamanı gelmişti. Alberto bacaklarımın arasına yanaştı. Sikini amımın ağzına yerleştirip hepsini birden soktuğunda, “Ohhhh!” diye inledim. Uzun ve kalın siki amımı boşluk bırakmadan doldurmuştu. Hiç beklemeden pompalamaya başladı. İtalyanca birşeyler söyleyerek bacaklarımı omzuna almış, habire hızlı hızlı pompalıyordu. Kocamla sikişirken de çabuk Orgazm olurdum, ama hiç bukadar kısa sürede Orgazm olduğumu hatırlamıyorum. Kısa bir aralıkla ikinci kez Orgazm olmuştum…
Alberto yine İtalyanca birşeyler söyleyip, el işaretleriyle arkamı dönmemi istedi. Domalmamı istiyordu galiba. Hemen arkamı dönüp domaldım. Arkadan amıma geçirip sikmeye devam etti. Bir süre sonra hareketleri iyice hızlandı, sanırım boşalmak üzereydi. İşin tuhaf tarafı ise ben de yeniden Orgazm olmaya yaklaşmıştım. Çok geçmeden Alberto birşeyler söyledi ve “Si, Sinyora?” diye sordu. Ne dediğini anlamadım, ama o anda ne dediği önemli değildi. Ben üçüncü kez Orgazm olurken, “Si Alberto, Si!” diye inleyince, Alberto böğürerek arkama kenetlendi ve içime boşaldı. Sıcacık dölleri kesik kesik amıma fışkırırken, benimse heyecandan, zevkten ve yaşadığım Orgazmın etkisinden dizlerim titriyordu…
Kendimize gelince denize girdik, temizlendik. Tekrar plaja çıkıp kurulandık. Alberto saatini gösterip birşeyler söyledi, ben tabii yine anlamadım. Dudaklarımı öpüp, “Ciao!” diyerek gittiğinde ise üzülmüştüm. Ben biraz daha güneşlenip otele döndüm. Odaya girdiğimde kocam uyuyordu, halen yüksek ateşi vardı. Kocamı uyandırmadım, duş alıp yanına uzandım. Gözlerimi kapamış, Alberto’nun beni sikişini düşünürken uykuya dalmışım…
Akşama doğru uyandığımda, kocam uyanıktı ve kendini biraz daha iyi hissediyordu. Neler yaptığımı sorduğunda, plaja gittiğimi, denize girdiğimi ve güneşlendiğimi anlattım ve “Kocacığım, iyi ki tatil için burayı seçmişiz! Ben burayı çok sevdim! Plajda üstsüz geziyorsun, üstsüz denize giriyorsun, üstsüz güneşleniyorsun, valla dönüp bakan erkek sinek bile yok!” dedim. Tabii ki Alberto’yla sikiştiğimden ve beni üç kez Orgazm ettiğinden bahsetmedim 🙂
Ertesi gün ben sabah erkenden uyandım, kocam halen uyuyordu. Acıkmıştım, resepsiyona telefon açıp odaya iki kişilik kahvaltı istedim. Kocamı uyandırmaya kıyamadım, ben kahvaltımı yaptım. Sonra duşumu aldım. Odada sıkılmıştım, balkona çıktım. İnsanlar sabahtan havuza inmişlerdi, havuz cıvıl cıvıldı. Her nekadar canım dışarı çıkmak istese de, kocamı bu halde bırakıp gitmeye vicdanım müsade etmiyordu. Mecburen uyanana kadar odada kaldım. Bir yandan da düşünüyordum, acaba Alberto yine plajda beni bekliyor mu diye…
Kocam uyandığında saat 16:30 olmuştu. Benim bu saate kadar yanından ayrılmadığımı öğrenince, “Hayatım, biliyorum beni düşünüyorsun, teşekkür ederim, ama merak etme ben başımın çaresine bakarım, alt tarafı biraz ateşim var, bir iki güne kadar iyileşirim! Git eğlen, denize gir, güneşlen, dükkanları gez, alışveriş yap, sevdiğin şeyleri yap!” diyerek bana kızdı. “Anlayışlı kocacığım, seni çok seviyorum!” deyip, öptüm ve çıktım…
Alberto aklımdan bir saniye bile çıkmıyordu, oyalanmadan direkt plaja gittim. Aynı yere havlumu serip, üstsüz güneşlenmeye başladım. Yarım saat güneşlenip, denize girdim, biraz yüzüp çıktım. Ama Alberto görünürlerde yoktu. Bir yarım saat daha bekledim. Alberto gelmeyince moralim bozulmuştu, toparlanıp otele döndüm.
Kocam halen perişan bir şekilde yatıyordu. Duşumu alıp, giyindim. Aşağı indim, akşam yemeği yedim. Yemekte canlı müzik vardı, biraz onları dinledim. Sonra otelin altındaki dükkanları gezmeye başladım. Güzel şeyler vardı, ama çok pahalı sattıkları için almadan çıkıyordum, öteki dükkana giriyordum. Böyle 6-7 tane dükkanı gezdim, birkaç saat oyalandım. Dükkanların en sonunda bir dövmeci varmış. Hep dövme yatırmak istemiş, ama cesaret edememiştim. Dışardan vitrindeki dövme desenlerine bakıyordum. Geçici dövmeler de vardı. Aklıma yatmıştı, geçici dövme yaptıracaktım.
Dövmeciye girdim. Dövmeci yakışıklı bir İtalyan gençti, Almanca biliyormuş, “Kusura bakmayın, saat 23:00’de kapatıyoruz! Yarın gelin, açık olduğumuz saatler burada yazıyor!” diyerek bir broşür verdi. Ben tam teşekkür edip gidecektim ki, arka bölmeden elini kurulayarak Alberto çıktı! Şaşkınlıkla, “Alberto???” dedim. Dövmecide ne işi var bunun diye düşünüp, aynı zamanda da müthiş heyecanlanmıştım. Şaşkınlığım geçmeden Alberto, “Amore Mio!” diyerek bana sarılıp, dudaklarıma bir öpücük kondurdu. Şaşkınlığımı anlamış olacak ki, elimdeki broşürün en altındaki isimleri gösterdi. ‘Alberto & Giovanni’ yazıyordu. Sonra arkadaşını yanımıza çağırıp, “Giovanni!” diye tanıttı bana. Meğerse dövmeci dükkanına ikisi ortakmış.
Önce kendi aralarında birşeyler konuştular. Giovanni de kapıya ‘Kapalıyız!’ tabelasını asıp, kapıyı kilitledikten sonra yanımıza geldi. Kendi aralarında İtalyanca konuşuyorlar, Giovanni de tercüman gibi bana Almanca anlatıyordu. Geçici dövme yaptırmak istediğimi söyleyince, bana bir katalog verdi, katalogdan seçim yapmam için. Ben desenlere göz atarken aynı anda da acaba nereme yaptırsam diye düşünüyordum. Giovanni, bir gül deseni gösterip, istersem bir göğsüme gül, öbür göğsüme de bir kalp içinde ok yapmayı teklif etti. Aklıma yatmıştı, havuzda veya plajda üstsüz gezerken değişik bir havası olurdu. Ben, “Si!” deyince, Giovanni beni dövme yapılan bölmeye aldı. Alberto günlük kasa işlemlerini kapatacakmış. Dövmeleri Giovanni yapacaktı.
Üzerimdeki askılı tişörtü ve sütyeni çıkarıp koltuğa oturdum. Giovanni eldivenli eliyle göğüslerimi bir ilaç ile temizlemeye başladı. Meme uçlarım dikleşmeye başlamıştı bile. Giovanni işini biliyordu, yavaş yavaş okşar gibi memelerimi yağlıyor, bazen de avuçluyordu. Amımın ıslanmaya başladığını hissediyordum. Giovanni bazen ayakta, bazen taburede oturarak, sol göğsümün üzerine çizeceği deseni ayarlıyordu. Bu arada Giovanni’nin ön tarafında hafiften bir şişlik kendini göstermeye başlamıştı. Tabureye oturup kalkarken kabarık önünü sürekli koluma sürtüyordu…
Ben gözlerim kapalı, amım ıslak bir şekilde içimdeki zevkle uğraşıyordum. Giovanni sertleşmiş meme ucuma bir öpücük kondurarak mememi avuçlayınca, ben iç geçirerek dudağımı ısırdım. Giovanni bir bebek gibi göğüsümü emmeye başlamıştı bile. Dayanamayıp ben de elimi onun önüne attım, pantolonun üstünden sikini okşamaya başladım. Siki dahada sertleşmişti. Giovanni bir ara mememden çekilince gözlerimi açtım. Giovanni pantolonunu indirmekle meşguldü. Külodunu da indirince, siki şahlanmış at gibi kendini gösterdi. Sikini elime verip, tekrar yumuldu memelerime. Elimdeki sıcak siki ben okşadıkça sanki daha da sertleşiyordu. Giovanni’nin dudakları memelerimi somururken bir eli de etek altımdan tangamı yana çekerek ıslak amıma ulaşmıştı. Parmaklarıyla amımın içinde gitgel yapıyordu. O arada kendimden geçmiş ve inleyerek Orgazm olup boşalmıştım…
Giovanni doğrulup, sikini ağzıma uzattı. Sünnetsiz sikini yalayıp somurmaya başladım. Sikini boğazıma kadar almaya çalışıyor, bazen sikinin kafasına, bazen de taşaklarına hafif ısırıklar atıyordum. Giovanni daha fazla dayanamadı, ağzıma sıcacık döllerini fışkırtmaya başladı. Siki halen ağzımda olduğu için döllerini yutmak zorunda kaldım. Sikini yalayıp temizlediğimde Giovanni önümden çekildi. O sırada farkettim ki, Alberto sikini sıvazlayarak bizi izliyormuş. Demek ki röntgenleme takıntısı vardı Alberto’nun.
Giovanni’nin yerini şimdi Alberto almıştı. Hemen sikini verdi ağzıma. Ona da bir güzel sakso çektim, ama o ağzıma boşalmadı. Alberto oturduğum koltuğu biraz daha geriye yatırıp, eteğimin altından tanga külotumu çekip çıkardı. Amımı biraz yalayıp, bacaklarımı yanlara ayırdı, bacak arama yanaşıp, sikini amıma soktu. Ve pompalamaya başladı. Amım Alberto tarafından sikilirken, Giovanni de başucuma gelip tekrar sikini verdi ağzıma. İnanılmaz zevkliydi, heyecandan ölecektim. Aynı anda hem amımda bir sik, hemde ağzımda bir sik çalışırken ben yeniden Orgazm oldum…
Sonra beni ayağa kaldırdılar. Koltuğa Giovanni oturdu, beni de üzerine aldı. Elimle sikini amıma yerleştirip, göğüslerimi ağzına verdim. Giovanni biryandan göğüslerimi somururken, alttan da habire amıma pompalıyordu. O anda Alberto ortadan kaybolmuştu. Az sonra göt deliğimde bir ıslaklık hissettim. Kafamı çevirip baktığımda, Alberto elinde küçük bir şişeden götüme bir sıvı damlatıyordu. Sonra sıvıyı parmaklarıyla götümün deliğine yedirdi. Niyetini anlamıştım, götümü sikecekti. Götten sikilmek benim için sorun değildi, kocama da götten veriyordum. Ama ilk defa aynı anda hem amdan, hemde götten sikileceğim için heyecanlıydım…
Alberto aynı sıvıdan biraz da sikinin başına sürüp, Giovanni’ye birşeyler söyledi. Giovanni alttan amıma pompalamayı durdurdu, iki kolunu belime dolayarak vücudumu kendi vücuduna yapıştırdı. Götüm şimdi kabak gibi arkaya çıkmıştı. Alberto az bir zorlamayla sikini götüme sokmayı başarmıştı. Az sonra sırayla pompalamaya başladılar. Biri amıma pompalayıp beklerken, öbürü götüme pompalıyordu. Tanrım, inanılmaz zevk alıyordum. İtalyanca bilmiyordum, bilseydim, “Sikin, parçalayın amımı götümü!” diye bağıracaktım. Onun yerine durmaksızın, “Si! Si! Ohhhh! Si! Mmmhhh! Si Alberto, Fuck Me! Ja Giovanni, Fick Mich!” diye inliyordum…
Sonra yer değiştirdiler, Alberto amıma geçirirken, Giovanni götüme girdi. Beni yarım saate yakın siktiler. Sikişmemiz bittiğinde amımdan götümden döller taşıyordu. Dövme koltuğunda ise am suyundan ve döllerden küçük bir gölcük oluşmuştu. Beni sikerlerken zincirleme Orgazm olmanın ne olduğunu da öğrenmiş ve yaşamış oldum…
Saat 24:00’e geliyordu. Verdikleri kağıt havlularla amımı götümü silip üzerimi giyindim. Onlar da giyindiler. Ayakta ikisiyle de biraz öpüşüp, çıktık dükkandan. Diğer dükkanlar da çoktan kapatmışlardı. Onlar evlerine giderlerken ben de odaya çıktım. Kocam mışıl mışıl uyuyordu. Uyandırmadan duşumu aldım. Üzerimde tatlı bir yorgunluk vardı. Zevkten mayışmış ve mutlu bir şekilde uykuya daldım 🙂